Hamas’ın, İsrail’e tarihinin en kanlı gününü yaşatmasının ardından, bedeli Gazze’de yaşayan Filistinliler ödüyor. 7 Ekim’den beri yaşananlar, İsrail hava saldırılarına aşina Filistinlilerin bile alışık olmadığı türden. İsrail bombardımanında çoğu sivil, binden fazla kişi hayatını kaybetti. Gazze, tarihinin en zor günlerinden geçiyor.
Gazze’deki Şifa Hastanesi’nde tedavi gören Muhammed el-Gharabli, bir babanın yaşayabileceği en büyük acıyı yaşadı. Şati Mülteci Kampı’ndayken füze saldırısına yakalanan el-Gharabli, füzeler yüzünden iki yaşındaki oğlu Muhammed’in başının koptuğunu ve beş yaşındaki oğlu Lütfü’nün bacağına şarapnel parçaları saplandığını anlattı. İsrail sadece Hamas hedeflerini vurduğunu ve sivil kayıpları önlemek için elinden geleni yaptığını söylese de, Gazze halkını buna inandırmak imkansız.
Dört çocuk babası 35 yaşındaki Yamen Hamad, kuzeydeki Beit Hanoun kasabasındaki evinin İsrail saldırıları sonucu yıkılmasının ardından, “Geçmişte tüm savaşları ve saldırıları yaşadım ama bu savaştan daha kötüsüne hiç tanık olmadım” diyerek, Gazze’de yaşananları anlattı.
Ala al-Kafarneh ise; 7 Ekim’de hamile eşi, babası, kardeşleri, kuzenleri ve kayınvalidesiyle birlikte kaçtığını söyledi. Daha güvende olacaklarını umdukları sahildeki bir mülteci kampına doğru yola çıktılar ancak hava saldırıları bu bölgeyi de hedef almaya başladı, bu yüzden daha doğudaki başka bir bölge olan Şeyh Radvan’a gittiler. Orada İsrail hava saldırısına yakalandılar. Füzeler sığındıkları binaya isabet etti. Ala hariç herkes hayatını kaybetti. Ala, yaşadıklarını “Tehlikeden, ölüme kaçtık” sözleriyle açıkladı.
Filistin Kızılayı Sözcüsü Nebal Farsakh, bu sözlerle Gazze’nin yaşadıklarını anlatıyor. Filistin-İsrail sorunu devam ettiğinden beri kanın hiç durmadığı Gazze, belki de tarihinin en zor günlerini yaşıyor.
7 Ekim sabahı Hamas militanlarının sınırdan sızıp binden fazla İsrailliyi öldürmesinin ardından, İsrail’in gözünü adeta “İntikam hırsı” bürüdü. Gazze’ye füze yağdıran İsrail, binden fazla sivilin hayatını kaybetmesine neden oldu.
