TEKELLERİN VE KAPİTALİSTLERİN CANINA OT TIKAMAK İÇİN

Emek Partisi Eskişehir il örgütü geçtiğimiz hafta sonu bir işçi toplantısı düzenledi. Toplantıya EMEP’in İstanbul milletvekili İskender Bayhan da katıldı. Farklı sektörlerden pek çok işçinin bir araya geldiği toplantıda öncelikli olarak İskender Bayhan kısa bir sunum gerçekleştirdi. Özellikle orta vadeli programın işçiler için ne anlam ifade ettiğini anlatan Bayhan, bu saldırı girişimlerine dur diyemezsek tek adam yönetiminin saldırılarına devam edeceğini de belirtti.
Elbette siyasi partiler farklı farklı nedenlerle, farklı farklı başlıklarla toplantılar, halk buluşmaları yapabilir. Ancak EMEP’in bu toplantısını önemli ve özel kılan ise suni gündemlerin değil de bizzat kendi gerçeklerinin işçiler tarafından tartışılıp, konuşulmasıydı. 
TOPLANTIDAN BAZI NOTLAR
İskender Bayhan’ın kısa değerlendirmesinin ardından söz artık işçilerdeydi. İşçilerin ezici çoğunluğu Erdoğan/AKP seçmeni değildi. Çok azı ise önceden AKP’ye oy vermiş ancak “elim kopsunculardan” olmuşlardı. İşçilerin sorunları elbette say say bitmiyor. Ancak en önemli sorun tahmin ettiğiniz üzere geçinme, ay sonunu getirebilme sorunu. İşçi konuşmalarından anlıyoruz ki çok fazla emek harcanıyor ancak emeğin değeri yok. Fabrikalarda tam anlamıyla sermaye terörü esiyor. Zorunlu mesailer, esnek ve kuralsız çalıştırma fabrikalarda almış başını gitmiş. Sendikalı işyerlerinde bile durum bu. Sendikanın fabrikada hiçbir hükmü, yaptırımı yok. Hatta işçiler sendikanın kendilerine daha fazla köstek olduğunu düşünüyor. 
Öte yandan işçiler ustabaşı/şef baskısından, mobbingden de bıkmış durumda. Bu baskılarla tek başına mücadele etmek oldukça zor ve yıpratıcı. Ancak işçiler hep birlikte ses çıkarabildiklerinde baskıların dozajını birazda olsun hafifletebiliyorlar. 
Şu an için mücadelede öne çıkma, birlikler kurma, örgütlenme gibi eğilimler işçiler arasında yaygın bir eğilim olmasa da bu toplantıya katılanlar gördüler ki; bunların nüveleri mevcut. Nüve olarak ortaya çıkan bu eğilimler doğru bir yerde toparlanıp bir güce dönüştürülürse Bayhan’ın dediği gibi; “bırakın sadece büyük tekellerin ve kapitalist sistemin canına ot tıkamayı, bu coğrafyayı sallarız.” Evet, hem kapitalistlerin, hem büyük toprak sahiplerinin hem de tekellerin canına ot tıkamayı tek bir sınıf başarabilir. İşçi sınıfı ayağa kalkmadan bu kan emici sömürücülerden kurtulmamız olanaksız.