ALİ İSMAİL KORKMAZ YAŞAM ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU: MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ

2023 Ali İsmail Korkmaz Yaşam Ödülleri törenle sahiplerine verildi DİSK-KESK-TMMOB-EBTO ve ALİKEV'in düzenlediği 2023 Ali İsmail Korkmaz Yaşam Ödülleri, gerçekleştirilen tören ile sahiplerini buldu. Odunpazarı Belediyesi Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen törende, ‘Yunanistan T-34 İşçi Grubu’, Türkiye Taşkömürü işletmelerinden maden işçileri ve gazeteci Ferit Demir’e ödülleri takdim edildi. Gezi direnişi sırasında Eskişehir’de polisler tarafından dövülerek öldürülen üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz, unutulmadı.  Alikev, Eskişehir Bilecik Tabip Odası (EBTO), DİSK Bölge Temsilciliği, KESK Eskişehir Şubeler Platformu, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu tarafından bir dizi anma programı gerçekleştirildi. Anma etkinlikleri kapsamında ilk olarak Ali İsmail Korkmaz’ın öldürüldüğü Sanayii Sokak’ta bir basın açıklaması düzenlendi. Ardından da Odunpazarı Belediyesi Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi’nde 2023 Ali İsmail Korkmaz Yaşam Ödülleri Töreni gerçekleşti. Törene, Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, Babası Şahap Korkmaz, Abisi Gürkan Korkmaz, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt,  Eskişehir Bilecik Tabip Odası Başkanı Hamit Güçlüer, Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan, SES Eskişehir Şubesi Eş Başkanı Umut Özge Yılmaz, TMMOB Eskişehir İKK Sekreteri Yahya Kaya ile Eskişehir’de bulunan emek ve demokrasi güçleri temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda Eskişehirli katıldı.

Fotoğraf: Eskişehir'in Sesi

ALİ İSMAİL'İ SAHİPLENME DIŞINDA BİR TARİHİ DE SAHİPLENİYORUZ Ödül töreni düzenleyici kurumlar adına Eğitimsen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan’ın konuşmasıyla başladı. Gezi’nin yargılanamayacağına dikkat çeken Alkan, 6 Şubatta meydana gelen depremlerin ardından Gezi’nin ilk günlerine döndüklerini söyledi. “Gezide bizi sokağa döken neydi? Bizim isyanımız gerekçesi neydi, bunu hatırlamak gerekiyor. Aslında bu yaptıklarımız geleceğe bıraktığımız miras. O günlerin sadece birer izdüşümü değil, aynı zamanda bizlerin bu Türkiye toplumuna karşı bir vefa borcunun karşılığı olarak buralarda yankılanıyor. Eskişehir’de DİSK, KESK, EBTO, TMMOB ve ALİKEV olarak Ali İsmail'i sahiplenme dışında bir tarihi de sahipleniyoruz” diyen Alkan,  iktidarın baskı politikaları karşısında geziden aldıkları ilhamla direndiklerini belirtti. Geleceği gezi ruhu ile inşa ettiklerini vurgulayan Alkan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Cümleleri sıralamak gerçekten çok zor oluyor çünkü bedel ödüyoruz bu ülkede bizler. Bu ülkede bedel ödeyenler, ödedikleri bedellerin karşılığı olarak aynı zamanda kitlelerin sokaklarda sesi olmaya da devam ediyorlar. Siyasal iktidarın bütün baskı politikalarına karşı direnmeye yine devam edeceğiz. 2 gün önce okullarımızda imamlar derslere girmeye başladılar. Yine biz, mücadelemizi ortaya koyduk. Bugün biliyoruz ki bu ülkede demokrasi gelecekse bizlerle gelecek.” “MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ” Alkan’ın ardından kürsüye Ali İsmail Korkmaz’ın ailesi adına Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz bir konuşma yaptı. Kürsüye torunu Ali Yusuf Korkmaz ile birlikte çıkan Emel Korkmaz, torunu Ali Yusuf’un Ali İsmail darp edildiğinde annesini karnında olduğunu söyledi. Ali Yusuf’un bugün 10 yaşında olduğuna dikkat çeken Emel Korkmaz, “Ali İsmail on yıl önce darp edildi. Hayatta kalsaydı, yirmi dokuz yaşında olacaktık. Belki onun da evladı olmuş olacaktı, ama acı bir şekilde aramızdan alındı. Mücadelemizden asla vazgeçmedik. Vazgeçmeyeceğiz. Ali İsmail'in, gezide yitirdiğimiz diğer canlarımızın ve 6 Şubat'ta yitirdiğimiz canlarımızın hesabını sormak için mücadelemize devam edeceğiz” dedi. TÖRENE YUNANİSTAN T-34 İŞÇİ GRUBU’NUN KONUŞMASI DAMGA VURDU Konuşmaların ardından ödül törenine geçildi. Depremin olduğu günden itibaren topluma karşı sorumluluğunu unutmayan ve deprem bölgesindeki yurttaşların sorunlarını sürekli gündemde tutan gazetecilik anlayışı sebebiyle gazeteci Ferit Demir. Depremin ilk günlerinde enkaz altında kalanlara yönelik arama kurtarma çalışmalarının yetersiz kaldığında, maden işçilerinin bölgeye gitme ve çalışmalara başlama çabaları halkımızın takdiri ile karşılanmıştır. Bu çabalarıyla enkaz altındaki yüzlerce yurttaşımıza ulaşan Türkiye Taşkömürü işletmelerinden maden işçileri. 6 Şubat depreminde ‘Halkları Yalnız Halklar Kurtarır’ diyerek gönüllü olarak Hatay’a gelip arama kurtarma faaliyetlerine katılan ‘Yunanistan T-34 İşçi Grubu’ 2023 Yılı Ali İsmail Korkmaz Yaşam Ödüllerine layık görüldü. Yunanistan T-34 İşçi Grubu’na ödüllerini EBTO Başkanı Hamit Güçlüer, Türkiye Taşkömürü işletmelerinden maden işçilerine ödüllerini Tülay Akbulut, Ferit Demir’e ise ödülünü Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt takdim etti.

Fotoğraf: Eskişehir'in Sesi

“HALKLARIN ORTAK MÜCADELESİ VE DOSTLUĞU, NE KADAR DARBE ALIRSA ALSIN YENİLMEYECEKTİR”

Yunanistan T-34 İşçi Grubu ödüllerini alırken salondan “Yaşasın Halkların Kardeşliği” sloganları atıldı. Ödülünü alan T-34 İşçi Grubu’nun yaptığı konuşma ödül törenine katılanlar tarafından uzun süre alkışlandı. T-34 İşçi Grubu’nun törende şunları söyledi: “Aranızda bulunmaktan büyük bir onur ve memnuniyet duyuyorum. Bizler, üyelerimizin Hatay ilinde meydana gelen ölümcül depremin ardından kurtarma çalışmalarına katıldığı T-34 işçi grubunun bir delegasyonuyuz. Bugün burada Ali İsmail Korkmaz Yaşam Ödülünü almak üzere ağır bir sorumluluk duygusu ve büyük bir heyecanla bir araya gelmiş bulunuyoruz. Polis ve paramiliter faşistler tarafından vahşice katledilen yoldaşımızın şahsında, sınıf mücadelesinin binlerce boyun eğmez savaşçısını görüyor ve onurlandırıyoruz. Ali İsmail, baskıya ve adaletsizliğe karşı özgürlük, eşitlik ve sosyal adalet mücadelesi için canlarını özveri ve fedakârlıkla veren savaşçıların arasına katılmıştır. Birkaç ay önce, kuruluşumuzdan gönüllüler, Türk halkını vuran ölümcül depremin ardından Türkiye'de, Hatay ilindeydiler. Sorumlulukları insanları aramak, kurtarmak ve kurtarmaktı. "Halkın Gücü" cephesi komiteleriyle işbirliği içinde, her gün enkazda hayatta kalanları aradılar. Halkın halk komitelerine giderek daha fazla güven duymaya başlaması, polis ve ordunun Antakya'nın örgütlü halkı üzerindeki zaten yoğun olan baskılarını daha da artırmasına neden oldu. AKP faşizmi, nüfusun büyük bir bölümünün soykırıma uğramasına yol açan suç politikasıyla, yine halkın yaşamı ve ülkenin geleceği için mücadele eden halk çocuklarını hedef alıyordu. Bu baskının sonucu, yoldaşlarımızın altı gün sonra Türkiye'de tutuklanması oldu. Apar topar araçlara bindirildiler ve güçlü bir eskort eşliğinde Antakya şubesine götürüldüler. İki saat sonra Adana'daki gözaltı merkezine/cezaevine götürüldüler ve burada hücre hapsine konuldular. Ertesi gün şafak vakti bir minibüse bindirilerek askeri havaalanına götürüldüler ve askeri uçakla İstanbul'a nakledilerek oradan da Yunanistan'a sınır dışı edildiler. Türk devletinin ve mekanizmalarının gönüllü kurtarıcılara yönelik kabul edilemez davranışları, Yunan ve Türk halklarının ayrılacak hiçbir yönü olmadığına dair derin inancımızı değiştiremez.  Komünist işçiler olarak kardeş Türk halkına elimizi uzatmaktan başka çaremiz yoktu. Dünya işçilerini birleştiren proletarya enternasyonalizmi tam da bu görevi dayatmaktadır. Her yerde ihtiyacı olan halkların yanında. Çünkü büyük bir Yunan şairinin dediği gibi: ‘Acıyı hissedebildiğin zaman yaşıyorsun demektir. Ama bir başkasının acısını hissedebiliyorsan, o zaman insansın demektir.’ Halkların ortak mücadelesi ve dostluğu, ne kadar darbe alırsa alsın yenilmeyecektir. Geri çekilemez çünkü bunu ölülerimizin ve şehitlerimizin ordularına borçluyuz. Aramızdan gidenlere ve gelecek olanlara. Halk olarak kendi ellerimizle inşa edeceğimiz yeni yaşama borçluyuz. Yakın zamanda Türk halkı gibi, birkaç gün önce Yunan demiryolu ağında işlenen ve düzinelerce insanımızın hayatına mal olan suçta kendi halkımız gibi, halkları topluca katleden emperyalizmi ezeceğiz. Dostlarımız, Hatay'da ellerimizle kaldırdığımız meçhul ölülerin artık bizim tarafımızdan bilindiğini lütfen bilin. Son olarak, bu kadar çok ölüm görmüşken Yaşam Ödülünü kabul etmek bizim için bir onurdur, ancak yaşam yeniden doğar, onun yolu budur ve bu değişmez. Bırakın bu ölüler, onurlarına yeni bir yaşam inşa edeceğimiz son kişiler olsun. Bu ödül aslında, faşist AKP’nin sorumluluğuyla daha da yıkıcı olan ölümcül depremin yıkıcı sonuçlarını yaşayan herkes için bir ödüldür. Bu ödül, her şeye rağmen inanç ve özveriyle umudun doğuşu için yeni bir yaşam inşa eden siz değerli yoldaşlarımıza ve silah arkadaşlarımıza bir övgüdür. Sizi seviyoruz, silah arkadaşlarımız. Ali İsmail her savaşçının kalbinde yaşar. Tüm siyasi mahkumlara özgürlük. Enternasyonalist dayanışma bir suç değil, bir görevdir. Halkları sadece halklar kurtaracak. Yeni hayat için birlikte ilerliyoruz. El ele, mezarda mezara, doğumda doğuma.”

Fotoğraf: Eskişehir'in Sesi

Ödül töreni “Barışa Ezgiler” müzik grubunun konseriyle son buldu. 

Fotoğraf: Eskişehir'in Sesi